Hidrosefali
Hidrosefali hastalığı kafa içindeki beyin-omurilik sıvısının artması sonucu kafanın büyümesidir. Kafaiçi basıncı dengelemek, beynin ileti fonksiyonunu yerine getirmek ve beyni beslemek gibi birçok işlevi olan beyin-omurilik sıvısının en önemli görevi şiddetli çarpmalarda beyni korumaktır. Yan karıncıklardaki beyin-omurilik sıvısı beynin ortasındaki karıncığa akar ve daha ince olan bir kanaldan dördüncü karıncığa gider. Omuriliğin merkezine kadar bu akış devam eder. Dördüncü karıncıktan çıkan beyin-omurilik sıvısı omuriliğin ve beynin çevresinde dolaştıktan sonra beyin yüzeyindeki toplardamarlara emilerek geri döner. Karıncıkların genişlemesiyle beyin-omurilik sıvısının basıncı ve miktarı artar. Böylece hidrosefali hastalığı meydana gelir.
Hidrosefali her yaş grubunda görülebilir. Belirtileri de görüldüğü yaş grubuna göre farklılık gösterir. Özellikle yenidoğan bebeklerde belirgin bulgular verir.
Bebeklerde Hidrosefali Belirtileri
- Kafanın büyümesi
- Huzursuzluk
- Uyku hali
- Beslenmedeki bozukluk
- Kusma
- Gözlerdeki batan güneş görünümü
Yetişkinlerde Hidrosefali Belirtileri
Yetişkinlerin kafatası kemikleri gelişimlerini tamamladığı için kafa çapının büyümesi gibi belirti görülmez. İçerideki basınç birtakım nörolojik şikayetlere yol açabilir. Bunlar;
- Baş ağrısı
- Görme bozuklukları
- Güçsüzlük
- Uykuya meyil
- İleri safhalarda komadır.
Hidrosefali Ameliyatı
Hidosefalinin tedavisi cerrahidir. Cerrahi tedavide temel prensip beyin içerisinde birikmiş olan beyin omurilik sıvısının karın zarına, kalbe ya da akciğer zarının altına transfer edilmesidir. Bu işleme şant prosedürü denir. "Şant"ın bir ucu beyin boşluğunda, diğer ucu da aktarılan yerdedir. Tahliye işleminin kalbe ve akciğere yapılması risk taşıdığı için günümüzde çok tercih edilmez. Daha çok karın zarına tahliye edilmesi tercih edilir. Buna ventriküloperitoneal şantlama ameliyatı denir.
Hidrosefali mutlaka tedavi edilmelidir. Özellikle bebeklerde ve çocuklarda motor gelişimini zarara uğratmamak, normal bir zekaya sahip olabilmeleri ve herhangi bir nörolojik sorunla karşılaşmamaları için bu gereklidir. Erken yapılan cerrahi girişimlerde başarı oranı daha da fazladır.